15 Temmuz 2013 Pazartesi



yoruldum, mavi.. hala tanımaya çalışıyorum bizi.. hala anlamaya çalışıyorum, insan...
ah o küçük hesaplar arasında sıyrılsak da yanaşsam. çevirip avuç içlerine baksam.. kaç kuş sevmiş saysam.. kaçı kırlangıç bilsem, anlasam.. naiflik mi diyorsun buna, narin mi diyorsun? güzel söz mü sanıyorsun, sadece "insan" yetmiyor mu? olduğumuz, yalnızca insan etmiyor mu da?
o kadar uzun ki yol, dağlara takılıyorum, varamıyorum sana.. takılıyorum dağlara ve devriliyorum.. ah insan, vah ben..nasıl uzlaşıp, nerede buluşacağız da, sıyrılıp afili bakışlardan, salt diyeceğiz.. işte o sade "insan" ..
böyle bölük, öbek öbek bir derlensek diyemeden, göremeden..
yoruldum mavi, sorup duruyorum "ne oldu da, nasıl geldi de, nereye gitti de" .. nerede ayrıştı toprak kokusu gerdanımızdan? kim çaldı, yürek denen kafesi kuşlarıyla? bu muyduk, bu kadar mıydı "olmak"?
canımızda kan var diye, akıtmayı ilk kim akıl etti?

sen de yorgun musun mavi, bakıp duruyor musun duvarında çipil gözlerinle.. sen de yumuyor musun sık sık ve dişlerini damağınla bir mi biliyorsun çığlıkların sussun diye? göğe mi karışıyorsun, denize mi? sığamıyorum, bakıyorum insan..
yoruldum, ne çok yalan.. ne karışık hesap ki söz, gerçeği tutmuyor.. bir bakış etmiyor onca göz.. ucuz mu hayat, canımızla katıldığımız.. savaş demeye dilim varmıyor, yaşamak mücadele.. ama bu kadar mı çirkin, bu kadar mı çıkar kokusu da dalında zeytini bastırır oldu..

beni al da yanına anlat,anlat.. yıllarcasını, milyonlarcasını.. bana bir umut, katık et.. heybem ağır, heybem boş.. dur ki yanımda, çiçeklere eğilmesin bir kulaklarım, gözlerim bir göğü seyirlik sanmasın.. anlat ki, insan.. seveyim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder